Şevketi Bostan, Diğer Türlü Bahçenin Dikeni

Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetiştiğine göre kendisiyle çocukluğumda karşılaşmış olma ihtimalimiz yüksek. Değirmendere’de zılbıt toplardık kiraz ve erik ağaçları arasından. Ha toplardık yer miydik, hayır. Komşu teyzelere verirdim pişirsin diye, demek annem de rağbet etmezmiş.

Konumuz olan şevketi bostana gelirsek; İzmir ile haşır neşir olduğumdan itibaren adını duyup yemeğini tattım, bayıldım. İzmirli arkadaşım Berna’mın Belmek Yemek Kursu’nda paylaştığı tarifi anlatacağım birazdan size.

Şevketi bostan ismi sizin de ilginizi çekti mi benim gibi? Yazar Caner Fidaner bloğunda yazmış. “Bostan her ne kadar Farsçada “meyve bahçesi” demek idiyse de Türkçeye geçtikten sonra anlam kaymasına uğramış ve “bahçe” anlamına gelmeye başlamış. Şevket sözünün kökeninde ise, Arapçada diken anlamına gelen şawka kökü var. Yani şevketibostan sözcüğü, aslında “bahçenin dikeni” demek oluyor.” açıklamasını yapıyor. Devam da ediyor, buyrun bu linkten okuyun.

Şevketi bostanı ayıklanmış olarak instagram üzerinden haberdar olduğum İzmirdeniste’den aldım. Bir günde, gayet güzel ambalajlanmış olarak, çıtır çıtır geldi. Epey dikenli, ayıklaması zahmetli bir ot ki bu da fiyatına yansıyor. Kök kısmı fazla, biraz da üst dalları hazır halde geliyor. Kuzu etiyle çok yakışıyor. Egelilerden duyduğuma göre haşlanarak salatası da yapılırmış. Belki sezonunu kaçırmaz tekrar alır, yapar, sonucu sizinle paylaşırım.