Şeker Ölçüsü ve Sululuğu, Beğeniyi En Fazla Belirleyen Özelliklerden

Pişirilecek yiyecek aşure olunca, başvuru kaynağım elbette ki Marianna Yerasimos’un “Osmanlı Mutfağı” oldu. Öğreniyoruz ki ana maddesi buğday olan aşure, tahıllı tatlıların en kıdemlisi. Ayrıca helva gibi kutsal ve törensel bir anlam taşıyor.

Kitapta verilen bilgiye göre; Arapça bir sözcük olan aşure ya da aşura, Hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem’in onuncu gününe verilen ad. Hz. Ali’nin oğlu Hüseyin’in, ailesi ve yakınlarıyla birlikte Kerbela’da şehit edildiği gün olan Muharrem’in 10’uncu günü, hem Şiiler hem de Sünniler  tarafından kutsal bir gün olarak kabul edilir ve o gün, ölülerin anısına aşure pişirilip dağıtılır.

Başka bir inanışa göre de aşure, Nuh Peygamber’in gemisinin karaya oturduğu günün anısına pişirilirdi. Bu inanışa göre, Muharrem ayında aşure pişirmek, halen uğur ve bereket sayılır.

Aşurenin tadı ve malzemesi, pişirenin tercihlerine göre değişiyor. Şeker ölçüsü ve sululuğu, beğeniyi en fazla belirleyen özelliklerden. Tercihim, orta karar şeker ve sulu aşureden yanadır. “Osmanlı Mutfağı”ndan aldığım bu tarifi beğenilerime göre uyarladım. Hatta bir adım öteye gidip kuru yaban mersini bile ekledim.